Tüm bildiklerimi unutmalıyım! Güzel nedir? Hiçlik, acizlik, mutluluk, dinginlik, renk, ışık, ses nedir? Pasifik Okyanusu’nun ortasında, egzotik Polinezyalı Tahiti, tüm bildiklerimi unutmamı ve yeniden nitelememi salık veriyor. Her şey o kadar farklı ki geldiğim topraklardan.
Oysa yazıya başlarken hiç bir şeyi övmeyecek gibi kararlı duruyordum ama bu adalar övgü için haklı sebepler barındırıyor.
Fransız Polinezyası’nın merkez adası Tahiti
Havaalanından çıkıp, otele geldiğim anda yerli kızlar, egzotik bikinileri, rengerenk çiçeklerle donanmış taçları, bronz tenleri, aklı baştan alan gülücükleri ile yanıma gelip “flower lei”mi boynuma takıyorlar, elime de MaiTai’yi tutuşturuyorlar . Bütün yelkenler ariya!
Heyyy! ben bunu çocukluğumdan biliyorum. Fantasy Island adlı tropikal dizi, çocukluğumun heyecanlarından idi.
Hayâller bir bir gerçekleşiyor. Darısı öbür hayallerimin başına!
Takvim 2006 Kasım 15’i gösterirken Polinezya’nın başkentine ayak basıyorum. 27 Kasım’a kadar Pasifik okyanusunun bana sunacağı güzellikler arasında olacağım.
Bölgenin en büyük adası Tahiti. Başkent Papeete(“su sepeti” demekmiş), Tahiti adasında ve 67’sinde yerleşim olan 118 adanın başkenti.
Seyahat rotam;
Türkiye -> Uçak(60saat. 5 aktarmalı.) -> Yeni Zelanda-Auckland -> Uçak(5 saat) -> Tahiti-Papeete.
Tahiti’ye uçuş alternatifleri arasında;
* Paris Orly Havaalanından, San Francisco aktarmalı, haftada 2 uçuş var.
* Paris Charles de Gaulle Havaalanından, Los Angeles aktarmalı, haftada 4 – 7 uçuş var.
* Japonya Tokyo’dan, haftada 2 uçuş var.
* Yeni Zelanda Auckland’dan haftada 2 – 3 uçuş var. (Benim seçimim)
Başkent Papeete, bildiğimiz tipik şehir. Beton binalar, apartmanlar, vs. Ben daha egzotik bir şehir bekliyordum. Sahiller harika. Tamam ama şehir merkezi, cıkgh!
Türkiye vatandaşları için Tahiti’ye vize gereksinimi var. Fransız toprağı olmasına rağmen, Schengen vizesi geçerli değil! Fransız büyükelçiliklerinden, Tahiti vizesi almak zorundasınız. Alması zor! Uzun zaman önce başvurmalısınız. Konaklamanızı satın almadan önce vizeye baş vurmalısınız. Vize gereksinimleri arasında konaklamanızı satın almış olmanız istense de, bunu bir rezervasyon email print’i ile geçiştirebiliyorsunuz. Aksi taktirde konaklama gününüz geldiğinde halâ vizeniz gelmemiş olabilir dikkat! Seyahat acentaları da bu konuya yardımcı olabilir fakat hangi acenta? Sıkı bir araştırma gerekli. Kişisel deneyimlerim bana, seyahat acentalarıyla seyahatlerimde yaşadığım problemlerin, kendi seyahatlerimde yaşadığımdan daha fazla olduğunu gösterdi. Geze geze Tahiti’ye ulaşmak, daha kolay gibi görünüyor! Örneğin, Avusturalya’ya ulaşmak ve oradan Tahiti vizesi almak çok daha kolay.
Tahiti’de 3 aya kadar vizesiz konaklayabilecek ülkeler
Avrupa Birliği : Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Kıbrıs, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Almanya, Macaristan, İrlanda, İtalya, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Polonya, Portekiz, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Birleşik Krallık, Slovakya, Slovenya, İsveç, İspanya, Yunanistan.
Asya-Pasifik : Güney Kore, Japonya, Singapur, Yeni Zelanda, Tokelau Adaları, Niue, Cook Adaları, Mariana Adaları, Amerikan Samoa Adaları, Guam ve Amerikan pasaportu sahipleri, Avustralya, Norfolk vatandaşları ve Avustralya pasaportu sahipleri, Malezya, Brunei, Federe Mikronezya, Kiribati, Nauru, Marshall Adaları, Batı Samoa, Tonga, Tuvalu, Vanuatu, Tayvan (kimlik numarasını taşıyan pasaporta sahip olmak şartı ile)
Hong Kong’dan HKSAR pasaportlu Çin vatandaşları ve RAEM pasaportlu Makao vatandaşları.
Kuzey, Güney ve Orta Amerika : Amerika Birleşik Devletleri, Brezilya, Venezuela, Meksika, Arjantin, Bolivya, Kanada, Kosta Rika, Şili, El Salvador, Nikaragua, Honduras, Panama, Paraguay, Uruguay, Guatemala, Bahamalar, Barbados.
Diğer ülkeler : Andorra, İzlanda, Lihtenştayn, Monako, Norveç, San Marino, Vatikan, İsviçre, Hırvatistan, Antigua ve Barbados, İsrail, Makedonya, Maurice, Karadağ, Palaos, Saint Christophe ve Nevis, Sırbistan, Seyşeller.
Diğer ülke vatandaşlarının Fransa Büyükelçiliklerinden veya ülkelerinin Fransız konsolosluklarından vize almaları gerekmektedir. Bu vizede “Fransız Polinezyası için geçerlidir” ibaresi bulunmalıdır. Türkiye maalesef bu kategoride
Tahiti’de uluslararası bir havaalanı var ve çevre adalara gitmek çok kolay. Ama buralara kadar gelmişken ben deniz yolculuğunu tercih ederim. Hem daha keyifli hem de ucuz. Kimin acelesi var ki buralarda? Kayıkçı “Aheste çek kürekleri, mehtab uyanmasın.” Yine aklımda absürt düşünceler, Yahya Kemâl Beyatlı ya da Münir Nurettin Selçuk buraya gelmişmidir acaba? Belki paralel evrende!
Kayıkçı “Aheste çek kürekleri, mehtab uyanmasın.”
Bir yeri anlatmak ya da nitelemek için, geçmişimde benzer bir yeri görmüş olmam gerekir. Aksi taktirde ilk defa gördüğüm bir şeyi niteleyemem. Daha önce bir limon yemediyseniz, onu ilk tattığınızda “bu ekşi” diyemezsiniz gibi bir şey bu. Mutlaka geçmişinizdeki bir deneyime dayanması gerekir. Aksi halde “ben onun/bunun/şunun yalancısıyım.” Lakırtısını kullanmam gerekir. Benim de daha önce muhakkak böyle anlatımlarım olmuştur tabi. (Bu kendi kendimin yalancısıyım gibi oldu ya neyse. ) Şimdi ben kalkıp, Bora Bora ya da Brando‘nun adası için, “Dünyanın en güzel yeri” nitelemesini yapamam. Çünkü dünyanın en güzel yerlerinin hepsini görmedim. Ancak şunu söyleyebilirim, Bora Bora ve Brando’nun adası, dünya üzerinde şimdiye kadar gördüklerim arasında en güzel yer. Buralarda kendimi, yok olmuş gibi hissediyorum. “Yok olmak” nedir ki acaba? Yine kendim ile çelişkiye düştüm ya neyse. Çelişki iyidir. İnsana kendi doğrularını bulmak için yardım eder.
Ben gittiğim zamanlarda yoktu fakat son yıllarda hayata geçirilen bir “Unique” den bahsetmek istiyorum. Tahiti ve çevre adalarında dünya da olmayan bir uygulama var. Okyanusun derinliklerinden çekilen buz gibi su, klimalarda döndürülerek, soğutma sağlanıyor. Doğa ya zarar sıfır. Geliyor gidiyor. Arada insanları serinletiyor. Buna saygı gösterilir.
Havası Nemli değil bu da bir artı. Aslında bu aylarda nemli olur demişlerdi. Benim şansıma.
Fransız Polinezyası’nda gittiğim adalar Sıralaması:
- Tahiti Adası / Başkent Papetee
- Moorea Adası
- Tetiaroa Adası (Brando’nun)
- Rangiroa Adası
- Hiva Oa Adası
- Nuku Hiva Adası
- Raiatea Adası
- Taha’a Adası
- Bora Bora Adası
1. Tahiti Adası / Başkent Papetee
Adaları sıralama ile anlamak gerekirse, ilk Tahiti’den başlayayım. Tahiti’de Feribot, Tekne, Bisiklet, Schooter, Otomobil kiralama, vs başka ne ararsan mevcut. Komşu adalara Tekne, Takımadalar arasında yok fakat takımadalar kendi içlerinde tekne seferleri uyguluyor. Takımadalar arası seyahat edecekseniz, uçan tek bir havayolu var: Air Tahiti.
Fiyatlar, gideceğiniz adanın uzaklığına göre, 50-120€ arasında değişiyor. 118 adanın 60’ında havaalanı var. Feribot, gemi, deniz uçakları ve helikopter alternatifleri var ama çok pahalı. En ucuz uçabilmek için, “çok adalı tur kartı” satın alabilirsiniz. Bunun için de iyi bir planlama gerekli eğer uçacağınız adaların sayısı az ise bu kart pahalıya gelebilir fakat ben tur sürem boyunca gidebildiğim kadar çok adaya uçacağım derseniz uçuşlarınızın yarısını bedavaya bile getirebilirsiniz.
Otomobil kiralayıp Tahiti’de dolaşmak isterseniz, otomobilin çeşidine göre günlük 50-150€ arasında değişen fiyatlar var. Havaalanından bu konuyu halledebilirsiniz. Lüks bir tatil düşünmüyorsanız, geniş bir araç kiralayıp, içinde uyuyarak Tahiti plajlarını tek tek dolaşabilirsiniz. Her yerde “Foodtrack” denen yiyecek minibüsleri var. Ucuz ve lezzetliler. Yeme içme olayını da bu şekilde ucuza getirebilirsiniz. Bakkal tipi küçük marketler de çok. Buralardan da tüm ihtiyaçlar karşılanabilir.
2. Moorea Adası
Tahiti’nin küçük kardeşi Moorea adası ilk görülesi ada. Neden? Çünkü en yakındaki ada.
Google Haritalarda fotoğrafı çektiğim nokta.
Filigran’lı fotoğrafların, resimlerin tümü kendi çekimimdir. Tüm hakları ile satın almak, sahip olmak isterseniz, İletişim
3. Tetiaroa Adası ( Marlon Brando’nun Adası )
Sonra, haritaya bakılırsa, biraz daha yukarıdaki(Kuzey) ve benim için en ilgi çeken, Tetiaroa var. Bu ilgi, film yapımı geçmişimden kaynaklı. Çünkü burası, Marlon Brando nun adası. Ya da “atöl”ü de denebilir. [1]
Marlon Brando, bir çok izleyici için “The Godfatfer” olsa da, benim için “The Wild One“dır. Motosikletli yaşamı bana ilk aşılayan filmdir.
Marlon Brando, 1962’de “Mutiny on the Bounty” filmini burada çekerken adaya ve ileride eşi olacak kadına aşık olmuş. 1967 de de satın almış. Adayı.
Bir kaç çocuk yapmışlar. Adada kaldığı süre boyunca çocukları ve torunları ile mutlu bir hayat yaşamış. Brando’nun ölümünün ardından oğlu Teihotu bir süre daha adada yaşamış. Sonunda Brando’nun Tahiti’li karısı tarafından otel/tatil köyüne dönüştürülmüş.
Tatil köyünün, 35 adet villası var. Restoranı Michelin yıldızlı. “The Brando” tatil köyünün, kendi özel havayolu var. Onlar sizi başkent Papeete’den alıyorlar, 20 dakikalık bir uçuş ile adaya getiriyorlar. Bu uçuşun ücreti konaklamaya dahil değil. Konaklama ve kadar derseniz, sıkı durun! oda-kahvaltı tek odalı bir villa için gecelik 2.250 €’dan başlıyor! Beni aşar. Ben tekne ile gider, plajlarında bir gün geçirir, paşa paşa dönerim otelime. Eminim Marlon Brando’nun ruhu o plajlarda dolaşıyordur ve belki bana bir kaç halüsinasyon gösterir. Fakat gecelik 2.250 € ! sorry
Evet kabul etmeliyim ki, herkesin seyahat imkanları öncelikleri ve bütçeleri farklıdır. O zaman, kendi bloğumda kendi kriterlerim ile konuşmalıyım.
Brando’nun Arıları
Çok fazla arı var. Marlon Brando, 1980’lerde Tetiaroa’ya arı kovanları kurmuş.
Ancak ölümünden 10 yıl sonra yani 2014 te ürün alınmaya başlanmış. Şimdilerde yılda 1200 kg – 7500 kg arası bal toplanıyormuş. Bu özel ve eşi benzeri olmayan bal, Şu an adanın işletmecisi olan, Pacific Beachcomber şirketinin tüm hotel zincirinin butiklerinde satılıyor.
4. Rangiroa Adası
5. Hiva Oa Adası
6. Nuku Hiva Adası
Anladım ki, Fransız Polinezyası’nın 5 takımadasının hepsini tek seyahatte ziyaret etmek imkansıza yakın. Çok büyük bütçe ve az 1-2 ay zaman gerekli. Adalar birbirinden çok uzak. Uçak kullanmak gerek o da çooookkk pahalıya gelir. Marquesas adaları, Papeete’den 932 mil (1.500 km) uzaklıkta. Papeete’de kalıp günübirlik gezi de yapılamayacak kadar uzak. Markizyalılar adalarına “Land of Men” veya “Te Henua ‘Enana” diyorlar. Marquesas Adalarında birinci sınıf tüplü dalış imkanı var. Nuku Hiva ve Hiva Oa adlı adalar, Markiz adalarının en büyükleri. Onları da gördükten sonra öbürlerine gitmeye gerek duymadım.
Havaalanından uzak ve maliyetli.
Pearl Resorts, Taiohae körfezine bakıyor.
Bölge Fransızca konuşsa da, İngilizce konusunda sıkıntı çekilmiyor.
Fransız/Tahitian mutfağı hakim. Buralara gelindiğinde, tropikal meyveler ve taze deniz ürünleri seçkin. Ceviche denen bizim piyaz a yakın bir tabak ve Coconut Brûlée kesinlikle denenmeli. Otelin şarap koleksiyonu da iyi ve uygun fiyatlı.
Otel 3 yıldızlı ama ben 5 yıldız verdim. Bar ve havuz otelin en önemli parçası. Küçük bir sonsuzluk havuzu ve bol miktarda oturma seçenekleri var.
Hızlı ve ücretsiz interneti var.
Yerli bir mimar tarafından dekore edilmiş ahşap marquesan-polynesian tarzda 20 bungalov var.
Otelin günlük turları var. Ucuz. ( Anaho körfezine tur, Hakaui Vadisinde at binme ve yürüyüş )
Her şey harika ama bu kadar horozun ne işi var bu adada, anlamadım! sabahın köründe başlıyorlar.(Onlar genelde sabahın köründe başlarlar Mustafa!) Bu Vahşi horozlar, tüm Marquesas Adalarında var aslında.
Sönmüş bir yanardağ olan Kaldera‘ya yürümek, gerekli bir aktivite bence.
Taiohae adlı küçük kasaba var. Otele kolay bir yürüyüş mesafesinde. Otantik mi otantik.
7. Raiatea Adası
8. Taha’a Adası
Ada Bora Bora ya yakın olduğu için midir bilmiyorum ama çok güzel. Egzotik kelimesinin tam karşılığı olan bir ada. Web Sitesi
9. Bora Bora Adası
Tahiti’den günübirlik gidilip dönülecek kadar yakın olmadığı için, Bora Bora‘yı sona bırakmıştım. Gidip bir kaç gün kalırım diyordum. Ama bu kadar pahalı olabileceği hiç aklıma gelmedi. Tahiti’den en az %25 daha pahalı.
Bununla birlikte, Polinezya’nın en güzel adalarından biri. Yerel dilde adı, “Pora Pora“. “İlk doğum” demekmiş.
Tahiti’nin 264 km kuzey batısında yer alıyor ve feribotla 7-8 saat sürüyor.
Yedi milyon yıl önce şekillenmiş.
Pahia Dağı (Mount Pahia) ve Otemanu (Mount Otemanu) sönmüş volkanları görülmeye değer.
Dağlar ara sıra beyaz bulutlarla kaplanıyor ve bu çok gizemli görünüyor.
Ada, 1722’de Kaşif James Cook tarafından keşfedilmiş.
Turkuaz mavisi harika lagünü var. Zümrüt yeşili kristal berrak deniz, bembeyaz kumsallar, ansızın karşınıza bir Hollywood yıldızı çıkabilir. Ben karşılaşmadım ama reklamlar böyle kandırıyor. Örneğin, James Bond filminin …
[1] Mercan adası ya da atöl; Ortasında lagün adı verilen bir göl bulunan, kısmen veya tamamen lagünü çevreleyen adacık.